T Ü R K DİV A N E D B İ Y A T IN DA
En çok sev diğim b eyitler
Hüsn akdine çok baha gerektir.
Evvela sana kimya gerektir.
Şeh g al ib
Kahve-i ru-yi siyahın, nefi var bedene.
Sad hezer lanet olsun, tütünü icad edene.
A n on im
Kendi mülkünde garibane dilendin din için.
Pek fedakarane yandın bir kureyişi kin için.
N e yze n T e yfik
Ne mümkün zülm ile, bidad ile ihmayı hurriyet.
Çalış idraki kaldır, muktedirsen ademiyetten.
N amik K em al
Halk içinde muteber şey yoktur, devlet gibi.
Olmaya devlet cihanda bir nefes, sıhat gibi.
K . S u l t an S u l e ym an
Bed asla, necabet mi verir hiç uniforma.
Zer-düz palan ursan eşek yine eşektir.
* **
Baran yerine, durru güher yağsa semadan.
Bi-bahtın bağına, bir katresi bile düşmez.
****
İç bade, güzel sev var ise aklı suurun.
Dünya var imiş, yok olmuş ne umurun.
Z i ya Paşa
Beni bende deme, bende değilim.
Bir ben vardır, bende benden içeru.
***
Bir garip ölmüş diyeler,
Üç gün sonra duyalar.
Soğuk su ile yuyalar.
Söyle garip, bencileğin.
Yu n u s E m re
Esti ne nesimi nevbahar, açıldı güller subh-dem.
Açsın bizimde gönlümüz, saki medet sun cam-ı cem.
N e f i
Bu şehri sıtanbul ki, bi mislu bahadır.
Bir sengine, yekpare Acem mülkü fedadır.
N e d im
Beni candan usandırdı, cefadan yar usanmazmı.
Felek yandı ahından, muradın şemi yanmazmı.
***
Dos bi-perva, felek bi-rahm, devran bi-sükün.
Dert çok, hem-dert yok, duşman kavi, tali zebun.
***
Ne yanar kimse bana, ateş-i dilden özge.
Ne açar kimse kapim, bad-i sabahtan gayri.
***
Bende Mecnun’dan fuzun aşıklık istidadı var.
Aşka sadık benem Mecnun’un ancak adı var.
***
Des-busi arzusuyla ölürsem, dostlar.
Küze eylen toprağım, sunun anınla yare su.
Gezer, durur, avare su.
F u z u l i
<v:imagedata o:title="Fuzuli" src="file:///C:DOCUME~1KALACOSLOCALS~1Tempmsohtml1
BAHAR KASİDESİ
Der Meh-i Sultan Murat Han
Aleyhirahmetu Velgufran
Esti nesim-i nev- bahar, açıldı güller sub-dem.
Açsın bizim de gönlümüz, saki medet sun cam-ı Cem.
Erdi yine urd-i behişt, oldu heva ember- sirişt.
Alem behişt-ender- behişt, her kuşe bir bağ-ı irem.
Gül devri ayş eyyamıdır, zevk u safa hengamıdır.
Aşıkların bayramıdır, bu mevsim-i ferhunde-dem.
Dönsün yıne peymaneler, olsun tehi hum-haneler.
Raks eylesin mestaneler, mutriplar ettikçe nagham.
Bu demde kim şam u seher, meyhane bağa reşg eder.
Mest olsa dilber, sevse ger mazurdur, şeyhul-Harem.
Ya neylesin bi-çareler, alüfteler, avareler.
Sagar sunar meh-pareler, nuş eylemek olur sitem.
Yar ola Com-ı Cem ola, boyle dem-i hurrem ola.
Arif olur bu dem ola, ayş u turabla mugtehem.
Zevk o rind eyler tamam, kim tuta mest u sad-kam.
Bir elde cam-ı lale-fam, bir elde zülf-i ham-be-ham.
Lutf eyle saki nazı ko, mey sun ki; kalmaz boyle bu.
Dolsun surahi vü sebu, boş durmasın peymane dem.
Her nev-resıde şah-ı gül, aldı eline cam-ı mül.
Lutf et açıl sen dahi gül, ey serv-i kadd-i gonca-fem.
Bu dürd ü safı deme, dönsün piyale gam yeme.
Kanun-ı devr-i da'ime uy, sen de mey sun, dem-be-dem.
Meydir mihekk-i aşıkan, aşub-ı dil-aram-ı can.
Sermaye-i pır-i mugan, pıraye-i bezm-i sanem.
Mey akili irşad eder, aşıkları dil-şad eder.
Seyle verir berbat eder, dillerde koymaz gerd-i gam.
Mey ateş-i seyyaledir, mına kadehle laledir.
Ya gonca-i pür-jaledir, açmış nesim-i subh-dem.
Sakı meded mey sun bize, cam-ı Cem ü key sun bize.
Ritl-ı pey-a- pey sun bize, gitsin gönüllerden elem.
Biz aşık-ı azadeyiz, amma esır-i badeyiz.
Allüfteyiz, dil-dadeyiz, bizden dirig etme kerem.
Bir cam sun Allah içün, bir kase de ol mah içün.
Ta medh-i şahenşah içün, alem ele levh u kalem.
Ol aftab-ı saltanat, ol şehsüvar-ı memleket.
Cem-bezm u Matem-mekremet, memduh-ı esnaf-ı ümem.
Ablak-süvar-ı, ruzgaraşub-ı, Rum u Zeng-bar.
Leşker-şikar-ı kam-kar, Behram-ı Afrıdun-alem.
Pıraye-i mülk ü milel, sermaye-i din ü düvel.
K'olmuş nasıbi ta ezel, tac-ı Ferıdun taht-ı Cem.
Hakan-ı Osmanı-neseb kim münderic zatında hep.
İslam-ı Faruk-ı Arab, ikbal-i Pervız-i Acem.
Sultan Murad-ı kam-ran-efsürde vu kişver-sitan.
Hem padişeh, hem Kahraman, sahib-kıran-ı Cem-haşem.
Şahenşeh-i ferhunde-baht, arayiş-i dihim ü taht.
Bahtı kavı, ikbali saht İskender-i Yüsüf-şiyem.
Şah-ı cihan-ara mıdır, mah-ı zemın-pıra mıdır.
Behram-ı bı-perva mıdır, ya aftab-ı pür-kerem.
Şahen-meşreb Cem gibi, sahib-kıran Rüstem gibi.
Hem İsi-Meryem gibi, ehl-i dil ü ferhunde-dem.
"Dünya ve ma-fiha" nedir, cennet olursa ya nedir.
Lütf eylemek zıra nedir, yanında bir nakd u selem.
Cümle hünerden ba-nasıb, sırr-ı acep sun'-ı garıb.
Meclisde şuh u dil-fırıb, cenk edicek şır-i ücem.
Gahi ki ol şir-i yele, hışın ile fıg alır ele.
Olur cihan pür-zelzele, baktıkça meydana kedem.
Ol dem ki kasd-ı ceng eder, sahraları gül-reng eder.
Dunyayı hasma teng eder, olursa Sam u Güstehem.
Sürdükçe hasma yek-tene, bakmaz silah u cevşene.
Yer kalmaz asla düşmene, illa beyanan-ı adem.
Ey husrev-i alı-nijad, vey daver-i pak i'tikad.
Ey şah-ı sahib-adl ü dad, ey padişah-ı muhterem.
Sen bir şeh-i zı-sansın, şahenşeh-i devransın.
Ya'ni ki sen Hakansın devrinde, ben Hakanıyim.
Ben gerçi bir bi-hasılım, şakird-i ders-i müşkilim.
Hem mekteb-i ehl-i dilim, halk olmadan levh ü kalem.
Sözde nazır olmaz bana, ger olsa, alem bir yana.
Pür-tumturak u hoş-eda, ne Hafızım ne Muhteşem.
Hakaniyim ben Muteşem, yanımda serheng-i haşem.
Hafız olur leb-beste dem, hamem edince zir ü bem.
Nefı yeter da'vayı ko, dünya ile gavgayı ko.
Eflake istiğnayı ko, hake yüzün sür la-cerem.
Kaldır elin eyle du'a, buldu kasiden intiha.
Şimdi du'a etmek sana hem müstehabdır, hem ehem.
Nice kaside bir kitab, mecmu'a-i pür-intihab.
Her nüktesi Faslu'l-Hitab, her beyti bir genc-i hikem.
Ta kim cihan ma'mur ola, geh emn ü, geh pur-şur ola.
İkbal ile mesrur ola, ol Husrev-i vala-himem.
MÜFREDLER
Nice bir kin ile tıg-ı zebana, dil cila versin.
Usandım ruzgara sögmeden, Allah bela versın.
NEFİ
18 Şubat 2014
|